A- A+

2. KİVİNİN TARİHÇESİ SİSTEMATİĞİ ve KÖKENİ

2. TARİHÇESİ, SİSTEMATİK VE KÖKENİ

Actinidia doğal olarak Doğu ve Güney Çin’de yetişen bir türdür. Sarılıcı ve tırmanıcı bitkilerden oluşur. Sarılıcı olmasına karşılık, bunun için özel organları sülük) yoktur. Bu türün ilk örnekleri 1821 yılında Wallich tarafından Nepal’de toplanmış ve 1836’da Lndley tarafından tamamlanmıştır. Araştırıcı, bu yeni türü sarılıcı tırmanıcı özellikleri nedeniyle DijJenfaceae cinsine dahil etmiş ve Actinidia adını vermiştir. Bu adın verilmesinin nedeni dişi çiçekteki stillerin görünümüdür. Çiçekteki stiller merkezden çevreye dağılan ışın görünümündedir ve bu durum meyvenin enine kesitinde de görülür. Eski Yunanca da “actis”ışın anlamına geldiğinden tanımlamada bundan esinlenilmiş ve türün Latince adı Actinidia olarak konmuştur. Dunn tarafından 1911’de 24 tür belirlenmiştir. Sonraki yıllarda yeni türler de bulunmuş ve 1983’te Liang tarafından 50’den fazla tür tespit edilmiştir.

Bu türe ait bitkiler 2 evciklidir. Uniform bir yapı gösterdiklerinden türlerin ayrımı güçtür. Türlerin ayırımı çiçek rengi, yaprak büyüklüğü, Şekli, tüylülüğü ile meyvedeki benzer özelliklere göre yapılır. Tür üzerinde çalışmalar bütün üretici ülkelerde ve ana vatanı olan Çin’de yoğun olarak sürdürülmektedir. Bu çalışmalar sonucu gelecek yıllarda tanımlamalar ve tür sayısı ile genişliklerinde anmalar, değişimler beklenmelidir. Coğrafik dağılımın genişliği ve çevre koşullarına bağlı morfolojik farklılıklar, yeni tanımlamaları ve sinonimleri ortaya çıkarmaktadır. Tür iki evcikli olduğundan doğal olarak çeşit sayısı çok fazladır ve kontrollü melezleme çalışmaları da olumlu sonuç vermektedir.

Actinidia türünün kromozomları küçük ve fazla sayıdadır. Bu yüzden sayımlar yaklaşık değerdedir. Örneğin A. chinensis için 2n= 116 (Bowden 1945); 2n=160 (Rizet 1945), A. kolomikta için 2n=112 (Nakojima 1942); A. arguta için 2n=116 (Bowden 1945) olarak bildirilmiştir.

Son yıllara kadar yapılan tanımlamalara göre Actinidaceae familyası Actinidia türüne ait 3 çeşit, 6 form tanımlanmıştır.

1. Actinidia chinensis Planch. var. chinensis.

Form 1. A. chinensis var. chinensis forma chinensis.

Form 2. A. chinensis var. chinensis forma jinggangshanensis.

Form 3. A. chinensis var. chinensis forma rufopulpa.

2. Actjnjdla chinensis Planch. var hispida.

Form 4. A. chinensis var. hispida forma hispida.

Form 5. A. chinensis var. hispido forma chiorocarpa.

Form 6. A. chinensis var. hispida forma longip ila.

3. Actinidia chinensis Planch. var. setosa.

Taksonomik olarak türler, esasta tüylerin sert ve yumuşak oluşlarına göre
ayrılır. Bununla birlikte tüylülük değişkendir ve ara formlar da vardır. Meyve özelliklerini kullanarak dişi bitkilerin sınıflandırılması zordur.

Dünya’da kültürü yapılan form A. chinnesis var hispida forma hispida (Form4) olarak bildirilmişse de (FERGUSON 1984), kiwifruit olarak bilinen Hayward, Bruno ve Monty gibi kültür çeşitleri son tanımlamalara göre ve son literatürlerde(sert tüylü ve meyve eti yeŞil olan türler) A. deilciosa olarak ta belirtilmektedir. Bunlar daha çok batı Çin’de (Sichuan, Yunnan, Henan, Hubei, Hunan eyaletleri) doğal olarak yetişir. Yumuşak tüylü ve sarı-yeşil meyve etli “chifleflSiS” formu
ise doğuda sahile yakın bölgede yayılım gösterir. Henan ve Hunan eyaletlerinde türü doğal yetişme alanı denizden 300 m yüksekte (çoğunlukla 800-1400 m arasında)dir. Gece-gündüz 15°C’ye varan sıcaklık farkı olan yörede yaygın olarak yetişmektedir. Bu ekolojide kışın toprağın üst kısımları donar. Bu yüzden bitki kışın dinlenme devresinde soğuğa dayanıklıdır. Bununla birlikte bu ekolojide 230-
260 gün arasında, uzunca, don olmayan vegetasyon süresi vardır. Sözü edilen dağlık yetişme alanı yıllık düzenli dağılmış 1200-1800 mm yağış alır.

Actinidia çoğunlukla tepe eteklerinde bulunur. Buralarda ormanlara bağlı olarak havada
% 70-80 oranında nem vardır. Nemin düşük olduğu tepe üstlerinde bitki dağılımı seyrektir. Derin, zengin toprak ve üstündeki kalın organik örtü nemi korur. Dağlarda, yılın yarı günlerine kadar yaygın sis nedeni ile güneşlenme düşüktür. Bununla birlikte 2000 saat güneşlenmenin olduğu ormanlık alan kenarlarında, ağaç altlarında, dere kenarlarında günün çoğunluğunda gölgelikte olsa bitki iyi yetişmektedir. Bu yüzden de kivi yetiştiriciliğinde aşırı güneşten koruma yararlı olacaktır.

Doğal yetişme alanında Actinidia türüne dâhil bitkilerin farklı gelişme şekli
aldıkları görülmektedir. Bunlardan en yaygın gelişme formları şöyledir:

— Birçok tür 5-7 m yükseğe, ağaçlara tırmanırken, bazıları daha da yükseğe, ağaç tepelerine kadar tırmanır. Ağaç tepelerinden diğer ağaçlara geçerek orta büyüklükteki ağaçları tümüyle sarar.

— Ağaç atlarında veya açıklıklarda 7 m genişliğe 5-6 m yükseğe ağaçlara tırmanarak büyürler. Bu şekildeki yoğun gelişmede ormanı geçilmez hale getirirler.

— Açıklık, güneşli, kuru ve taş yörelerde bitkiler destek olmadan çalı formunu alırlar. Bu durum 1 yaşlı sürgünlerin kısa ve zayıf gelişmesi sonucu ortaya çıkar. Bu formdaki bitkiler de meyve verirler.

Doğal yetişme alanında erkek bitkiler daha fazladır. Bu yüzden herbaryumlara alınan ilk bitkiler de erkek çiçekliler olmuştur. Tohumdan çıkan bitkilerde erkeklerin oranı dişilere göre daha fazladır (% 70-80). Bu nedenle doğada erkek bitkiler daha yaygın bulunmaktadır.

Kültüre alınmış olan Actinidia türü, doğal olarak Çin’de Avrupalıların “bin adlı nehir” de dedikleri Yangize ırmağı (Sarı Nehir) boyunca yayılım gösterir. Bu tür Çin’de çok eskiden beri “mihautao” olarak adlandırılırken, daha çok Yangtze ırmağı yöresinde “yangtao” olarak adlandırılmıştır. Yaygın olarak yetiştiği bu yörede doğadan her yıl 100.000-120.000 ton taze meyve toplanarak tüketilmektedir.

Actinidia’lar, gen merkezi güneybatı Çin’dir. Bununla birlikte Sibirya ve Japonya’dan güney Çin’e, Tayland ve Endonezya’dan Hindistan’a kadar çok geniş bir alanda çeşitli türleri dağılım gösterir. Bir bölgede bazen yalnızca bir tür yetişmektedir. Bu şekilde, çok farklı ekolojilere ve farklı iklimlere uyum gösteren türler bulunur. Bu durum, türlerin geniş adaptasyon yeteneği olmasının da bir göstergesidir. Farklılıklar, olum zamanı, meyve şekli, meyve rengi, tüylülük, soğuğa ve kurağa dayanım gibi çeşitli morfolojik ve fizyolojik özelliklerde ortaya çıkmaktadır. Halen tüm üretici ülkelerde ticari amaçlarla yetiştirilen kivi asmaları Actinidia türünün çeşitleri içinden seçilerek vegetatif yolla üretilmişlerdir. Doğal yetiş me alanlarında fazla sayıda tür, çeşit ve formu olduğundan önümüzdeki yıllarda farklı özellikler gösteren kivi çeşitlerinin veya formlarının elde edilerek üretime alınmaları beklenmelidir. Çin’de gen merkezlerinden olan Hunan da “Hunan Tarım Enstitüsü’nde yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Türün alışılmadık ölçüde fazla kromozomu olması poliploidi’ye meyilli olmasını ve doğada poliplide seriterin varlığını düşündürmektedir. Özet olarak Actinidia’lar yetiştirilenler dışında, ekonomik potansiyeli olan yeni çeşit ve formlarının bulunması şaşırtıcı olmayacaktır. Halen kültürü yapılan birçok meyve türünün kökeni geçmişte kaybolmuştur. Birçok türün de kültür formları ile yabani formları arasında büyük farklılıklar vardır. Kivi, bu yönlerden diğer türlerden önemli farklılıklar gösterir. Kültüre alınması 50 yıl gibi çok kısa bir süreyi kapsamaktadır. Bu yüzyılda bulunan ve kültüre alınan tek tür olduğu söylenebilir. Doğal yetişme alanı bilinmekte ve buralardaki bitki varlığı olduğu gibi muhafaza edilmektedir. Kültürü yapılan çeşit ya defomlar doğada kendiliğinden yetişenlere büyük benzerlik göstermektedir. Hatta bir farklılık olmadığı da söylenebilir. Esasen bugün Dünya’daki bütün üretici ülkelerde yetiştirilen bitkilerin kaynağı Yeni Zelanda’dır. Bu ülkedeki tesislerin kaynağı da bu yüzyıl başında Çin’den getirilen tohumlardır. Böylece Dünya’da mevcut gen stokunun çok az bir kısmının ticari üretimde ve incelemede olduğunu söylenebilir. Çünkü türlerin geniş gen stoklarının bulunduğu Çin’den dışarıya meyve dışında, bitki üretim materyali çıkarılmasına yasal olarak izin verilmemektedir. Ancak üretici ülkelerde yapılan melezleme ve seleksiyon çalışmaları sonucunda yeni çeşit ve tipler elde edilmektedir.